Yıllar önce,“ İstanbul büyük bir susuzluk tehlikesi ile karşı karşıya! Önlem alınmazsa yakın gelecekte felaket kapıda!” gibi uyarılar yapıldı.

    Sakarya böylesi zamanlarda ele geçirilmesi en kolay doğal zenginlikler hazinesiydi. Yine öyle olmuştu:

     4 Mevsim Kano Sörfü yapmaya Melen Suyu’na gelen yabancıların her gün gündemde yer alması, akla Melen Deresi’ni getirdi.

    Sakarya’da içme suları talanının başladığı yıllardı. Sakarya uyurken, su talanı Sakarya’yı yağmalamaya koştu. Biz anlayamadan çok çanaklar olmuş?

    Geçenlerde,” İstanbul BB. Başkanı Ekrem İmamoğlu da Melen Barajı’na gelerek projesini yerinde inceledi!

    Melen Barajı’nın su tutacak beton bloklarındaki çatlaklar sorunu çözülemiyor. Lamı cimi yok; Proje ve İmalat hatası fiyasko galiba?

   Yüzlerce trilyonluk kefareti kim ödeyecek, bunu bir Allah Kulu konuş(a)mıyor? Sakarya her konuda olduğu gibi; Görmedim Duymadım Bi’şi Demedim!

  

   Kar yağdı, yağmurlu günler de devam ediyor. İstanbul’un su barajları biraz rahatladı. Melen Barajı pek gündemde değil, amaa!

   Sakarya’nın içme suları için kesinlikle rantın aç gözü için her zaman gündemde olacak, oluyor da. Fabrikalar genişletiliyor; demek ki kazanç of of!

   Büyükşehir Belediyemizin en büyük gelir kaynağı da İçme Suyu. SASKİ ile en uzak köyler bile su saatine bağlandı, bağlanacak da! 

    SASKİ’ye,” Su kaynakları Denetim Sistemimiz var mı?” desen, ohoo yüz dosya çıkabilir? Peki var mı?

    Aylardır,” Akçay Barajı su toplamaya başladı. Baraj doldu dolacak! İçme suyu Akçay Barajı’ndan verilecek!” deniyor. Ama hala yok; ne dolmaz baraj bu?

   Tabii, kimi projeleri fiyaskolarla yürümeyen Sakarya’da söylentiler de başlar.   “ Akçay’da su toplama kaynağı etütleri hatalı, yeterli su toplanamıyor!” denilir?

     Sakaryalı; Melen Barajı’ndaki son durumu da, Akçay Barajı’nı da sormalı. Bu  Sakarya için sorumluluk konumunda olan herkesin de görevidir.

    Kaç gündür, Adapazarı ve çevresinin tek içme suyu, Sapanca Gölü çevresindeyim. Göle akan dereleri de geziyorum;

    Tamam; derelerde yine bir şeyler yapıldı. İyi olan da var ama; Denetim? Haftanın bir günü tüm dereler kıyıdan oto ile denetlenemez mi?

    Dün Kurtköy Deresi’ni yukardan aşağı yürüdüm. Dere ile yol arasında 5 ile 15 mt. arası nefis ağaçlıklı-çimli mesire alanı bile var, daaa?

   O yeşil bantta irili ufaklı, yeni çok yeni bina-ev yapan da var? En ayıplısı;

    İst. Üni. Balık Ürünleri okulunun, köprü- göl arasında kalan sosyal tesislerinin dere kenarına, bakım-onarım molozları daha yeni dökülmüş: -(  

    SASKİ ve Sapanca Belediyesi, İst. Üni. Su Ürünleri’nin Sapanca Gölü içindeki  Balık Havuzlarını bilir mi? Orası, Çağdaş bir ülkede cinayet gibidir?

    Sakarya’da var olan Tüm Yönetenlerimiz için özlemimdir. Ülkemizde ve Sakarya’da; gezip, görmezseniz iş Yapılamaz! Maiyet, yaptık derse, uyutur!

    İBB Başkanı Ekrem Yüce hemen her gün bir başka ilçede. Tamam, İstanbul’a su taşıyacak boru hatları üstünde ekim-dikim yapılsın; ama onu Üretici yapmalı!

    Melen Barajı da SBB’nin sorumluluğu değil mi? Düzce’nin çöp sorunu Melen’i zehirliyorsa, görmeyecek miyiz? Gündeme taşımak ulvi görev değil mi?

    Şunu da yazarak bitireyim; Kamunun, Türkiye Tarihi’nin en çok Binek Otosu kiralanan dönemlerindeyiz! Bunu Siyaseten kullanmak halka itici geliyor!    

    Kamu Araçları çoksa; Sakarya NEHRİ KENARINI, İmarları, delik deşik yolları, yol kenarı oto parkları, su kenarlarına dökülen molozları da sürekli denetleriz!