Portre yazarlarından Fahri Tuna tarafından kaleme alınan, 1960’ların ortalarından 1980’lerin sonlarına, yalnızca Türkiye’de değil yurtdışında da düzenlediği konser veya tiyatro turneleriyle şehrin/ülkenin kültür sanat tarihinde bir dönemine damga vuran Hamdi Özarutan’ı anlatan otobiyografik eser, Değişim Yayınları tarafından yayımlandı.
Kitap, yazar Fahri Tuna’nın tanıtım yazısının ardından sekiz ana bölümden ve bölüm sonlarında ilgili bölümlerin görsel hatırlatıcısı olarak yer verilen fotoğraflardan oluşuyor.
Yazar kitabın tanıtım yazısında okuyucuya; ömrünü insanlara hizmete, kültüre sanata vakfetmiş efsane organizatör Hamdi Özarutan’ın yıllardır hayatını kitaplaştırmayı hayalini nihayet gerçekleştirmiş olduğunu belirtir. Ayrıca onun hayatını, keşfettiği sanatçıların hikâyelerini şaşırarak, tebessüm ederek ve en çok da eğlenerek okurken sadece bir şehrin değil aynı zamanda ülkenin de kültür sanat tarihine şahit olunacağından söz ediyor.
Kafkasyalı Arutan Ailesi (s. 11-28) bölümünde ise bir Abhaz ailesi mensubu olan Hamdi Özarutan’ın ailesinin Kafkasya’dan göç hikâyesini, aile büyüklerini isim ve fotoğraflarıyla birlikte yer alıyor.
Eğitim Hayatı (s. 29-46) bölümü ilkokul, orta, lise ve üniversite yılları alt bölümlerinden oluşur ve bahsedilen dönemlere ait kısa hatıralara yer verilir.
Adapazarı Yılları (s. 47-70) bölümünde onun nasıl Organizatör Hamdi olduğuna değiniliyor. 1965-74 yılları arasında İstanbul’a düzenlediği turlardan, Adapazarı’na getirdiği tiyatrolardan ve şehirde düzenlediği konserlerden bahsediliyor.
İstanbul’daki 1975-80 yılları tüm Türkiye’ye yayılan turneleriyle nasıl Tur Organizasyon Hamdi olduğu (s. 71-96) işlenir. Bu kısım aynı zamanda kitabın da en ilgi çekici bölümüdür zira Organizatör Hamdi’nin keşfettiği ya da birlikte çalıştığı sanatçılar, İzmir ve Kocaeli Sanayi Fuarları ile Anadolu turlarından hatıralar anlatılmaktadır. Bizzat kendisinin keşfettiği Sezen Aksu, Kamil Sönmez, Edip Akbayram ve Ahmet Özhan döneme ismini altın harflerle yazdıran sanatçılardır. Organizatör Hamdi Ajda Pekkan, Cem Karaca, Müjdat Gezen, Neşet Ertaş ile birlikte konser ve tiyatro turneleri düzenlemeyi de ihmal etmez.
Hamdi Özarutan’ın Kamusal Olmayan Hayatı (s. 97-110) bölümünde onun nişan, düğün ve evliliği; çocuk ve torunları, tatilleri, sevdiği şarkı ve yemekler ile sık görüştüğü yakın dostları anlatılarına yer verilerek okuyucuya biraz daha yakından tanıtılır.
Kitapta bir diğer ilgi çekici kısım da Unutulmaz Hatıralar Geçidi (s. 111-128) diye isimlendirilen bölümdür. Ayrıntıya girmeden bu bölümün bazı alt başlıklarını verdiğimizde ne demek istediğimiz daha iyi anlaşılacaktır: Türk ekonomisine nasıl büyük katkım oldu, elli yıldır düşünen Türkan Şoray, Suna Yıldızoğlu’nu Çetin Alp’e âşık eden turne, kendime oy vermediğim belediye başkanlık seçimi, Adapazarı tarihinde bir ilk; bale okulu açtım, ilk Kıbrıs mitingini biz düzenledik, Milliyet’te adliye muhabirliğim, hemşehrim Ziya Taşkent’ten torpil isteyişim…
Tarihi fotoğraflarla destekli son bölüm olan Kronolojik Hayatı’ndan (s. 141-160) hemen önce yazar Fahri Tuna Yeni Sakarya Gazetesi’ndeki Gümrükönü Yazıları köşesinde yayınlanan 40 Soruda Organizatör Hamdi Özarutan (s. 129-140) ile ilgili söyleşiye yer veriliyor.