Anayasa Mahkemesi (AYM), sayıları 30 bini aşan bekçilerin kişileri durdurma, şüphelileri yakalama, zor ve silah kullanma yetkilerinin iptali talebini reddetti. Ancak mahkeme, bekçilerin üst arama yetkisi, kimlik göstermeyen kişilerin tutularak kolluğa teslim edilmesi ile bekçiliğe alım şartlarında usul ve esasları belirlemeyi İçişleri Bakanlığı'na bırakan düzenlemeleri Anasaya'ya aykırı bularak iptal etti.
Türkiye, 11 Haziran 2020 tarihli ve 7245 sayılı Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu ile yeniden bekçi uygulamasına geri dönmüştü. CHP, "paralel ordu" eleştirilerine neden olan kanunun iptali istemiyle AYM'ye başvurmuştu. 22 Mart'ta iptal talebini görüşen mahkemenin gerekçeli kararı açıklandı. Kararda, bazı maddelerin iptal edildiği, bazı kritik maddelerin ise iptal talebinin reddedildiği görüldü.
Silah kullanma yetkisi iptal edilmedi
Buna göre, mahkeme yasanın "zor ve silah kullanma yetkisi" başlıklı 9'uncu maddesindeki silah kullanma yetkisinin iptali talebini oybirliğiyle reddetti. Bu maddede, "Çarşı ve mahalle bekçileri 4/7/1934 tarihli ve 2559 sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanununun 16'ncı maddesinde belirtilen zor ve silah kullanma yetkisini haizdir" düzenlemesi yer alıyordu.
Yine bekçilerin kişileri makul bir sebep halinde "topluma yönelik muhtemel bir tehlikeyi önlemek" amacıyla durdurabilme ve kimlik sorma yetkisini Anayasa'ya aykırı bulmadı. Bekçilerin "şüphelileri yakalamak" şeklindeki adli görev ve yetkisi de iptal edilmedi.
Kararda, bekçilerin silah kullanma yetkisi "Dava konusu kurala göre kişinin yaşam hakkına, Anayasa'nın 17'nci maddesinde belirtilen nedenlere bağlı olarak kanunla müdahale edilmesi mümkündür. Bununla birlikte kamu düzenini, toplumun güvenliğini ve huzurunu sağlamakla görevli devletin çarşı ve mahalle bekçilerine başta yaşam hakkı olmak üzere kişilerin temel hak ve özgürlüklerine yönelen saldırıları etkisiz kılmak amacıyla anayasal çerçevede ve kanunda sayılan sınırlı hâllerde silah kullanma yetkisini vermesi demokratik toplum düzeninin gereklerini ihlâl etmemektedir" şeklinde savunuldu.
Bekçilerin iptal edilen yetkileri neler?
AYM, bekçilere kanunun 6'ıncı maddesiyle verilen bazı "önleyici ve koruyucu görev ve yetkileri" iptal etti. İptal kararı, Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak 9 ay sonra yürürlüğe girecek. AYM'nin buna ilişkin iptal ettiği üç fıkra şöyle:
-Görev bölgeleri içinde bulunan konut, iş yeri ve araçlar gibi malların korunmasında sahipleri tarafından noksan alınan tedbirleri tamamlattırmak.
-Kamu düzenini bozacak mahiyetteki gösteri, yürüyüş ve karışıklıkların önlenmesi amacıyla genel kolluk kuvvetleri gelinceye kadar önleyici tedbirleri almak.
-Halkın sükûn ve istirahatini bozanları ve başkalarını rahatsız edenleri engellemek.
Önleyici tedbirde silah kullanma bilmecesi
Kararın gerekçesinde bekçilere verilen bu yetkilerinin "kapsam ve sınırları"nın neler olduğunun belli olmadığına dikkat çekildi. Kararda, bekçilere kamu düzenini bozacak mahiyetteki gösteri, yürüyüş ve karışıklıkların önlenmesi amacıyla verilen engelleme görevinde "zor kullanma veya silah kullanma yetkisini içerip içermediği" konusunda açıklık bulunmadığı vurgulandı.
Bu engellenen kişilerle ilgili ne tür işlemlerin yapılacağı, engelleme yetkisinin neleri içermediğinin de açık olmadığına işaret edilen kararda, "Dolayısıyla kural hem kişiler hem de çarşı ve mahalle bekçileri yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde uygulanabilir ve anlaşılabilir nitelikte değildir. Bu durumda kişinin maddi ve manevi varlığının korunması ve geliştirilmesi hakkına yönelik sınırlamanın kanunilik şartını sağlamadığı sonucuna varılmıştır" denildi.
Bekçilerin üst arama yetkisi neden iptal edildi?
Kimliğini göstermeyen kişinin "tutularak" derhal kolluk kuvvetlerine haber verilmesine ilişkin düzenleme de iptal edildi. Bekçilerin üst arama yetkisinin de Anayasa'ya aykırı olduğuna karar verildi. İptal edilen düzenlemede "Çarşı ve mahalle bekçisi, durdurduğu kişi üzerinde veya aracında silah ya da tehlike oluşturan diğer bir eşyanın bulunduğu hususunda yeterli şüphenin varlığı hâlinde, kendisine veya başkalarına zarar verilmesini önlemek amacına yönelik el ile dıştan kontrol dâhil gerekli tedbirleri alabilir" hükmü yer alıyordu. Bu iptal kararı da 9 ay sonra yürürlüğe girecek.
Bu iptal kararının gerekçesi ise "Kişilerin üstünün ve eşyalarının el ile dıştan kontrolünün arama boyutuna ulaşmaması ve bunun sınırlarının objektif ölçütlerle tespit edilebilir nitelikte olması zorunludur. Kuralda, bahsi geçen durumların varlığı hâlinde gerekli tedbirlerin neler olduğu, yetkinin kapsam ve sınırları açık ve net olarak belirlenmemiştir. Bu itibarla kişilerin üstünde ve eşyası üzerinde yapılacak elle kontrol faaliyeti ile arama arasındaki sınırın tespit edilmesi açısından kuralda belirsizlik bulunmaktadır" şeklinde açıklandı.
AYM, araçlarda yapılacak aramaların sakıncalarını da "Dava konusu kuralda, kişilerin araçlarında yapılacak elle kontrolün arama tedbiri boyutuna ulaşmasını önleyecek şekilde kapsam ve sınırlarının tespit edilmediği anlaşılmıştır. Bu nedenle kuralla Anayasa'nın 20. maddesinde düzenlenen kişilerin özel hayatına saygı gösterilmesi hakkına getirilen sınırlamanın öngörülebilir bir kanuni dayanağının bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır" şeklinde ifade etti.
Bekçilere fazla çalışma saati iptal
Bekçilerin çalışma saatleriyle ilgili de bazı maddeler iptal edildi. Bekçilerin haftada 40 saat olan çalışma süresinin "haftada bir gün istirahat verilmek kaydıyla" artırılabilmesinin önünü açan madde iptal edildi.
Yine yasadaki, "Çarşı ve mahalle bekçileri 'güvenlik veya kamu düzeni ile görevi etkileyen zorunluluk hâlleri haricinde' çalışma süresi ve saatleri dışında çalıştırılamaz. Güvenlik veya kamu düzeni ile görevi etkileyen zorunluluk hâllerine ilişkin usul ve esaslar İçişleri Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenir" hükmü de iptal edilen başka bir madde oldu.
Bekçi alım şartlarında bakanlığın yetkileri iptal
Bekçi alımlarıyla ilgili usul ve esasları İçişleri Bakanlığı'nın çıkaracağı yönetmeliğe dayandıran madde de iptal edildi. İptal edilen bu maddede, bekçi olarak istihdam edileceklerde Devlet Memurları Kanunu'nun 48'inci maddesinde sayılan genel şartların yanı sıra İçişleri Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenen eğitim, yaş, sağlık ve fiziki yeterlilik gibi özel şartlar aranıyordu. Yine bekçi olarak istihdam edilmek için İçişleri Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikte belirlenen usul ve esaslara göre yapılacak giriş sınavında başarılı olmak şart. Bakanlığa verilen bu iki yetki Anayasa'ya aykırı bulundu.
Diğer yandan "Emniyet ve jandarma teşkilatlarında istihdam edilen çarşı ve mahalle bekçilerinin amirleri meslek hiyerarşileri içinde tespit edilir" hükmünün iptaline karar verildi. (DW Türkçe / Alican Uludağ)