Amasra’da 43 madencinin hayatını kaybettiği iş cinayeti davasının ilk duruşması dün yapıldı. Sanık ifadelerinin alındığı duruşmada bir sanık avukatının madenci ailelerine "Belki de başınıza gelenleri hak etmişsinizdir" sözü tepki topladı.
14 Ekim 2022 tarihinde Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessese Müdürlüğü’ne ait madende gerçekleşen ve 43 işçinin yaşamını yitirdiği iş cinayetine ilişkin açılan davanın ilk duruşması ikinci gününde Bartın Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam etti.
Duruşmada ilk olarak işletme müdürü sanık Selçuk Ekmekçi’nin sorgusuna başlanıldı. Ancak madenci yakınlarının sanıklara gösterdiği tepkiler üzerine sanıkların avukatları madenci yakınlarının salon dışına çıkarılmasını, müvekkillerinin ‘psikolojisinin bozulduğunu’ iddia etti. Duruşmaya 15 dakika ara verildi.
İTİRAZLARA RET
Tekirdağ Baro Başkanı Egemen Gürcün ve diğer avukatlar duruşmanın adliye koridorundan ziyade daha sağlıklı bir ortamda yapılmasını tekrar talep ettiler. Mahkeme başkanı bu koşullarda yargılamaya devam edeceğini tekrar belirterek talepleri reddetti.
Ardından sorgusuna devam edilen Ekmekçi, 2015 yılında göreve geldiğinde iş sağlığı ve güvenliği sebebiyle madendeki faaliyetin durdurulmuş olduğunu söyledi.
'HİÇBİR OLUMSUZ DURUM GÖZLEMLEMEDİK'
Göreve başladıktan sonra tüm eksiklikleri tamamladıklarını öne süren Ekmekçi, “Olay günü olan 14 Ekim 2022 tarihinde kayıtlarda hiçbir olumsuz durum gözlemlememiştik. İşçilerin kendi belirlediği ‘çalışan temsilcilerinden’ dahi tarafıma hiçbir olumsuzluk bildirilmemişti” dedi.
Kendi görevini düzgün yaptığını diğer birimleri denetlediğini savunan Ekmekçi, madenci yakınlarının ‘delilleri dahi kararttınız’ sitemi üzerine şu yanıtı verdi:
Yangın olan bölgeyi söndürmek için elimden geleni yaptım. Koordinasyon gelip olaya el koyunca da geri çekildik. Hiçbir delil karartmadık. Gaz ölçümlerinde metan oranı yüzde 1.5 üzerine çıktığında elektrikler kesilir. Raporda da elektriklerin kesildiği ortadadır.
MAPEG 2022 yılında 3 kere denetim geçirdik. Bize kusur atfedilen kömür tozu, havalandırma gibi hususların tamamında denetimlerden geçmişiz. Olaydan 3 gün önce olay yerini denetlemişler, -320 noktasında gerçekleşmiş, sıkıntısız demişlerdir. TTK kapsamında da aylık periyotlarda denetimler yapılmış, yine bir eksikliğimiz görülmemiş. Kusur atfedilen hususların hiçbiri raporlarda yok, hiçbir eksiğimiz görülmedi. Bu kadar denetimden geçen bir iş yerinde eksiklik olması söz konusu değildir.
'YETERSİZ OLDUĞUNU KURUMLARA BİLDİRDİM'
Duruşma, Ekmekçi'nin ardından İş Sağlığı ve Güvenliği Şube Müdür Vekili sanık Volkan Soylu'nun sorgusuyla devam etti. Soylu, teorik iş sağlığı ve güvenliği eğitimi dışında pratik eğitim verilmemesi konusunda "Ben de yetersiz olduğunu ilgili kurumlara söyledim. İşçilere videolar izletiyordum, elimden geleni yapıyordum" dedi.
Duruşma yarın sanık ifadelerinin alınmasıyla devam edecek.
'BELKİ DE HAK ETMİŞSİNİZDİR'
Duruşma sona erdiği sırada, sanık Selçuk Ekmekçi müdafi avukat Çağla Dursun tarafından katledilen madenci ailelerine "Belki de başınıza gelenleri hak etmişsinizdir." şeklinde sözlü saldırıda bulunuldu.
Çağdaş Hukukçular Derneği, Dursun hakkında baro ve savcılık nezdinde suç duyurusunda bulunulacacağını duyurdu.
NE OLMUŞTU?
Bartın’ın Amasra ilçesinde, 14 Ekim 2022 tarihinde Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessese Müdürlüğü’ne ait madende gerçekleşen patlama sonucunda 43 işçi hayatını kaybetmiş, 10 işçi de yaralanmıştı.
Amasra Cumhuriyet Savcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında 24 kişi gözaltına alınmıştı. Aralarında müessese yetkililerinin de olduğu 8 kişi tutuklanmış, 16’sı adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.
Bartın Cumhuriyet Savcılığı’nca yürütülen soruşturmanın ardından hazırlanan 195 sayfalık iddianame, Bartın 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti.
116 müştekinin yer aldığı iddianamede, tutuklu Amasra Müessese Müdürü Cihat Özdemir, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci, İş Güvenliği ve Eğitim Başmühendisi Volkan Soylu ve Başmühendis Mehmet Tural hakkında yaşamını yitiren her madenci için ‘olası kast ile öldürme’ suçundan 25 yıla kadar hapis istenmişti.
Yöneticiler hakkında ayrıca, ‘olası kast ile kişinin yaşamını tehlikeye sokacak şekilde kasten yaralama’ suçundan da ağır yaralanan 4 kişiden her biri için 4 yıla kadar hapis talep edilmişti.
Diğer 4’ü tutuklu 19 kişinin ise ‘bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma’ suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapsi talep edilmişti.
Dava, sanıkların ifadelerinin alınması için ertelendi.