Fındık tarımında çocuk işçiliğin önlenmesine yönelik çalışmalarda, yasalardaki boşluk ve medya desteğinin yetersizliği nedeniyle istenilen başarıya ulaşılamadığı bildirildi.

Bizim Sakarya'dan İrem Karabacak'ın haberine göre, Fikir Sanat Atölyesi (FİSA) Çocuk Hakları Merkezi, OLAM’ın desteğiyle yürüttüğü ‘Fındık Tarımında Çocuk İşçiliğinin Önlenmesi’ çalışması kapsamında Sakarya’daki gazetecilerle bir araya geldi. ‘Medyada Çocuk Hakları ile İşçi Sağlığı Politikaları’ konusu hakkında basınla birlikte görüş alış-verişinde bulunulup, konunun tartışıldığı toplantıda, çocuk işçiliğinin ve sebeplerinin görünür kılınması konusunda, kamusal yaşamı etkileme gücüne sahip medyaya da büyük rol düştüğü hatırlatıldı.

‘Çocuğun İnsan Hakları, Medyada temsili neden önemlidir? Türkiye’de çocuk Medyada temsili’ konularıyla ilgili bilgi veren FİSA Çocuk Hakları uzmanı Ezgi Koman, fındık tarımında çocuk işçilerin yoğun çalıştırıldı bölgelerin Sakarya-Düzce ve Ordu-Giresun olduğunu söyledi. Çoçuk işçiliğin kültürel bir meşruiyet içerisinde sürdürüldüğüne işaret eden Koman, “Son yıllarda artan, çocukların çalıştırılmasını önleyici çalışmalar sevindirici” dedi.

MEDYAYA DÜŞEN GÖREV

Çocuk işçiliğinin ve sebeplerinin görünür kılınması konusunda kamusal yaşamı etkileme gücüne sahip olan medyaya büyük rol düştüğünü belirten Koman, Çocukların medyada yer alma oranının sadece yüzde 4.3 olduğunu söyledi.
Çocukların medyada yok olarak görüldüğünü belirten Koman, “Özellikle son 5 yılda çocuklar yoklar. Ama çok hunharca bir cinsel istismar ve şiddet haberleri toplumda infilak yaratıyor. Bir süre sonra bitiyor. O çocuğunun ailesinin ne yaşadığını bilmiyoruz. Bir sonraki habere kadar unutuluyor. Ne yazık ki medyada yer aldığında bazı kalıplaşmış sorunlarla yer alıyor. Hakları, özgürlükleri olan, hayatı değiştirme gücüne sahip, çocuk haklarına dayalı bir şekilde medya da yer almıyor.”

Çocukların medya temsilinin önemli olduğuna değinen Koman, şöyle devam etti:
“Medyanın bilgi aktarma sorumluluğu var. Aynı zamanda medya kişiler, kurumlarla ilişkin temsil üretiyor. Bu temsiller gerçekliği dışlamıyor. Ama olduğu gibi de yansıtmıyor. Bir konuda toplumun önem gösterip göstermeyeceğini dahası da bir algı varsa pekiştiriyor. Aynı zamanda yeni algılar oluşturabilir. Çocukların medya temsili de bu anlamda önemli. Yapılan araştırmalara göre medyada yansıyan çocuk temsili ile toplumda ki çocuk algısı aynı. Bu medya temsili çocuklara karşı tutum ve davranışlarda belirleyicidir. Yerel basın bu anlamda çok önemli çünkü birebir etkileşim olabiliyor.”

İŞÇİ SAYISI AZSA DENETİM YAPILAMIYOR

Çocuk işçilerinin medyada yer almasının yanında yasaların yeterli olmadığını belirten Koman, çocuk işçiliğin önlenmesine yönelik çalışmalarda en büyük sorunlardan birinin de 50 kişinin altında çalışan işyerlerine denetim yapılmayışı olduğunu kaydetti.

Koman, şunları söyledi: “Bu durumu meşrulaştırıyor. Burada herkes biliyor ki çocukların çalışması yasak. Medya ile bir araya geldiğimiz bir konudan sonra tıkanıyoruz. (Ne yapacağız?) diyoruz. Evet, sadece haber dili değil, politik ekonomik durum en büyük etken. Bugün mevsimlik tarım işçilerinin burada çalışmasının en büyük nedeni buradaki fındık fiyatlarının düşük olması. Bu bölgede iki önemli husus var. Biri meşru gözüküyor. Kimle konuşsak, (biz de küçükken çalışıyorduk) diyor. İkinci ise 50 kişinin altında tarım ve orman işletmelerinde iş yasası geçerli değil. Yani oraları denetleyemiyorsunuz. Bunun değişikliği çok önemli. Bence Sakarya’nın bunun bir şekilde altını çizmesi, konuşması gerçekten çok önemli” dedi.

“İş kazalarını önlemek adına haber yapılmıyor”

İşçi Sağlığı Politikaları, Çocuk İşçiliğinin Medyada temsili ile ilgili bilgiler veren Tıp Doktoru Selçuk Atalay ise, çocuk işçilerin sağlığının her anlamda olumsuz etkilendiğini belirtti.
Atalay, şunları kaydetti:
“İş kazaları 7 bin 697 kez haber olmuş, ama iş güvenliğiyle ilgili haberler sadece 435 kez yapılmış. İş kazaları ilgi çekiyor ama bunu önlemek için ya da çözümü için çok fazla haber yapılmıyor. Medya çerçeveleme yapıyor, vatandaşın neyi konuşacağını belirlemiş oluyor.” dedi.
Çocuklarda fiziksel birçok kalıtsal hastalıklar kaldığını vurgulayan Atalay, çocuk işçilerinin en önemli sorununun barınma ve özellikle beslenme oluğunu, çocukların sağlık hizmetlerinden yeterince yararlanamadığını da sözlerine ekledi.

Editör: Haber Merkezi