CHP İl Kadın Kolları Başkanı Azize Çeroğlu, Serdivan Belediyesi’ne ait sokak hayvanlarını toplama alanını örnek göstererek, tüm belediyelere seslendi; “Çözüm hayvanları yüzer yüzer toplayıp öldürmek değil, kısırlaştırıp yaşam alanlarına bırakmak olmalı. Barınak dışa hayvanları koyduğunuz yerlere bakın. Hiç mi vicdanınız yok” dedi.
Onlarında yaşam hakkı:
Yazılı bir açıklama yapan CHP İl Kadın Kolları Başkanı Azize Çearoğlu, ENT yaşamında sokak hayvanları açısından olması gereken, talip edilmesi gerekenin ne olması gerektiğini sorarken, şu ifadelere yer verdi; “Sorun hayvan sevilmesi, sevilmemesi değil. Herkes hayvan sevmek zorunda değil. Sorun yaşam hakkına sahip çıkmak ve şiddet görmesini engelleme meselesi. Herkesin olan, hayatını sürdürmeye devam edebilme hakkı. Kedi ve köpekler bütün şehirlerde hatta kırsal alanlarda da insan türüyle evrimleşen ve şehirlerin gelişimi ile buna uyum sağlamış hayvanlardır. İnsana yakındır, insan yaşamına adaptedir.
Doğalarına uygun olmalı:
Belediyeler hayvan haklarında sınıfta kaldı. Başıboş köpek meselesi gibi belli sorunlar var fakat çözüm hayvanların yüzer yüzer toplatılıp öldürülmesi değil. En etkili yöntemin kısırlaştırma olduğu konusunda tüm uzmanlar hemfikir. 2004 yılında çıkan mevcut Hayvanları Koruma Yasası ve Yönetmeliklerine göre belediyeler hayvanların doğalarına uygun olacak şekilde bakımevi kurmakla, sahipsiz sokak hayvanlarını aşılayıp, kısırlaştırıp öncelikle aldığı yere bırakmakla yükümlü. 2004’ten beri hepsi için yükümlülük bu.
Yok vasfında:
Bizde yerel belediyelerimiz bu konuda ne yapmışlar diye baktığımızda çıkan sonuç uzman görüşlerine göre yok vasfında. Adapazarı Belediyesi faaliyet raporlarına göre 2023 yılında 1331, 2022 yılında 1884, 2021 yılında 1553, 2020 yılında 1000 sokak hayvanımız kısırlaştırılmıştır. Serdivan Belediyesi faaliyet raporuna göre; 2023 yılında 1442 , 2022 yılına ait bir veri yoktur. Erenler Belediyesi faaliyet raporuna göre; 2020 yılında 399, 2021 yılında 241, 2022 yılında 347, 2023 yılında ise 757 sokak hayvanımız kısırlaştırılmıştır. Diğer yerel belediyelerimizde de durum iç açıcı değildir.
Vicdanınımızı yaraladı
Dün Serdivan ilçemizdeki toplama kafeslerinin halini ortaya koyan ve sosyal medyada paylaşılan görüntüler hepimizin vicdanını yaralamıştır. Bizim ilimizde tüm belediyelerimizden beklentimiz biran önce uygun fiziki şartlara, klinik ve teknik imkanlara, yetkin ve yeterli uzman personele sahip bakımevleri ve yaşam alanları oluşturmalarıdır. Hayvanların refah içinde, sağlıkla yaşayacağı bakımevleri yapılmadıkça ne yazık ki bu gibi görüntüler ortaya çıkmaya devam edecektir. Bu bakımevleri planlanırken alanın uzmanı olan veteriner hekimlerden muhakkak görüş alınmalı ve planlara ortak edilmelidirler. Hayvan severlerin aktif olarak çeşitli projelerle bakımevlerinde görevlendirilmesi, gereken yerlerde maliyetin bağış kampanyaları ile sağlanması düşünülebilir. Bakım evlerinde yapılacak olan çeşitli etkinliklerle insanların özelliklede çocukların hayvanlarla buluşmasına olanak verilerek sahiplendirmenin özendirilmesi ve arttırılması sağlanabilir. Bu hem hayvanların sosyal hayattan kopmamasını hem de şehirde yaşayan insanların hayvanlarla diyaloğunun kopmamasına olanak sağlayacaktır ve çocukların gelişimi için oldukça gereklidir.
Personel hayvansever olmalı
Dikkat edilmesi gereken bir diğer hususta bakımevlerinde çalışacak personelin özellikle hayvan sever insanlardan seçilmesi gerekliliğidir daha önce ülkemizde çeşitli örneklerini gördüğümüz kötü olaylarda olduğu gibi bakımevleri belediyelerde çalışan işçilerin en son sürgün yeri olmamalıdır.”
